31 Ekim 2008 Cuma

ergenekon

Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Başyazarı İlhan Selçuk ile eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Yalçın Alemdaroğlu'nun da aralarında yer aldığı 46'sı tutuklu 86 sanıklı Ergenekon davasının 3 Kasım Pazartesi gününe ertelendi. Mahkeme, Tuncay Güney'in katıldığı 32. Gün programının kayıtlarını talep edecek.
"Ergenekon" davasının duruşması, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki duruşma salonunda bugün görülen davanın 6. duruşması bitti.Mahkeme heyeti, duruşmayı 3 Kasım Pazartesi günü saat 09.30'a erteledi.Duruşmada, tutuklu sanık Mehmet Demirtaş'ın avukatı, Kanada'da bulunan Tuncay Güney'in isminin iddianamede 400 kez geçtiğini, kendisinin dün gece 32. Gün programına katıldığını belirterek, Mahkeme Başkanı'na ithafen "Bilmiyorum, izlediniz mi" dedi. Mahkeme Başkanı, "İzledik efendim" diye konuştu.Avukat, söz konusu program kaydının deşifre edilerek dosyaya konulmasını istedi. Savcı, talepler üzerine Tuncay Güney'in dün akşam konuk olduğu 32. Gün adlı program kayıtlarının istenmesini kabul etti.Ayrıca savcılar, duruşmaya gelmeyen tutuksuz sanıklar hakkında zorla getirilme kararı alınması istedi. Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi'ndeki duruşma salonunda İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan duruşmada iddianame özetlenerek okunuyor.Perinçek'in itirazıSabahki oturumda, iddianamede, Cumhuriyet gazetesine atılan el bombaları ile Ümraniye'de ele geçirilen el bombaları arasındaki benzerliğin yer aldığı bölüm okunurken, bazı tutuklu sanıklar, "Benzerlik derken birebirlik yok burada" şeklinde itirazda bulundu.Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de "Size sıra geldiğinde ne olduğunu açıklarsınız" diyerek sanıkları uyardı.Savcı Pekgüzel, iddianamenin Doğu Perinçek ile Abdullah Öcalan arasında görüşmeler yapıldığına dair bölümü okurken de, İP Genel Başkanı olduğunu ifade etmesi üzerine Perinçek, "O zaman genel başkan değildim. Suç tarihi 1997 diyorsunuz, sene 89, milattan önceye gidin bari" diye konuştu.İddianame okunurken yine tutuklu sanık Oktay Yıldırım da bazı bölümlere itirazda bulundu.Duruşmaya, sabah saatlerinde gelen tutuksuz sanıklardan eski İstanbul Üniversitesi Kemal Yalçın Alemdaroğlu, Kemal Şahin, Güler Kömürcü Öztürk, Mehmet Murat Yücel, Ferudun Refik Nuhoğlu, Rafet Arslan, Fuat Ermiş, İsmail Eksik ve Yusuf Beşerik'in yanı sıra başka suçtan tutuklu olan Semih Tufan Gülaltay, Ali Yasak, Murat Özkan, Fuat Turgut ve Atilla Aksu da katıldı.Duruşmayı izlemek için gelen ve aralarında The Asahi Shimbun Gazetesi'nin Tahran büro şefi olduğu öğrenilen Japon gazetecinin de aralarında bulunduğu tüm basın mensupları, duruşmayı iç salondan izliyor.Öte yandan, duruşmaya gelen sanık avukatlarının sayısının düne göre daha az olduğu gözlendi.alıntıdır cnnturk

30 Ekim 2008 Perşembe

ergenekon

Mahkeme heyeti duruşmanın yarın saat 09.30' da devam edilmesine karar verdi

ergenekon davasının öğleden önceki oturumunda okunmaya devam edilen 2 bin 455 sayfadan oluşan iddianamenin 237'nci sayfasına gelindi.

Silivri Ceza İnfaz Kurumu binasındaki 5. duruşmada, Cumhuriyet savcıları Mehmet Ali Pekgüzel ile Nihat Taşkın tarafından iddianame dönüşümlü olarak okundu
Savcı Taşkın, iddianamenin 130'uncu sayfasına geldiğinde, bazı bölümleri, başlıklarını söyleyerek içerik okumadan geçti.

Bunun üzerine tutuklu sanıklardan İsmail Yıldız'ın, oturduğu yerden bu konuyla ilgili sözler söylemesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, "Satır satır okunsun mu? Bir karar verin artık. Avukatlar atlanarak okunmasında bir sakınca olmadığını söyledi" dedi.

Bunun üzerine bazı avukatlar da iddianamenin bazı bölümlerinin atlanarak okunmasına devam edilmesini istediklerini bildirdi.

İsmail Yıldız ise okunurken iddianameyi takip ettiğini belirterek, "130'dan 159'uncu sayfaya geçildi. Ben onu söyledim sadece" dedi. Savcı Nihat Taşkın, iddianamenin bazı bölümlerini atlayarak okumayı sürdürdü.

Avukatlar Sorguya geçilsin talebinde bulundu

Sanıklardan Doğu Perinçek, Nusret Senem, Ferit İlsever, Serhan Bolluk, Adnan Akfırat, Hikmet Çiçek, Hayati Özcan, Yusuf Tunçer, Aydın Gergin, Mahir Çayan Güngör ve Yusuf Beşirik'in avukatları, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'na bir dilekçe sundu ve iddianamenin okunmasından vazgeçilmesini ve bir an önce sanıkların sorgusuna başlanmasını istedi.

Bu arada savcı Nihat Taşkın, bu dava kapsamında başka suçlamayla tutuklanan 2 sanık hakkında "Ergenekon terör örgütü üyesi olmak"tan da tutuklama kararı verilmesini istedi.

Savcı Taşkın "Gizli belge ve bilgileri temin etmek" suçundan tutuklu olan Aydın Yüksek ve Muzaffer Şenoacak'ın, 5-10 yıl arasında hapsi öngören TCK'nın 314/2 maddesi uyarınca "Ergenekon terör örgütü üyesi olmak" suçundan da tutuklanmalarını istedi.

Bunun üzerine sanıklardan biri ayağa kalkarak, mahkemeye tepki gösterdi. Duruma müdahale eden Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, ayrı bir suçtan tutuklanmalarının istendiğini belirterek, "Hepsi bu" dedi.

iddanemedeki küfürlü bölümlerin okunması
Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, okumaya devam ettiği iddianamede yer verilen ve bazı sanıkların telefon görüşmelerini içeren diyaloglardaki küfürleri zaman zaman kısaltarak, zaman zaman da açık olarak okudu. Pekgüzel'in küfürlü bölümleri açık okuması ise salonda gülüşmelere neden oldu.

Bu sırada ayağa kalkan tutuklu sanık Nusret Senem, 35 yıllık avukat olduğunu ve içinde küfürlerin bulunduğu iddianameye rastlamadığını ifade ederek, küfürlü bölümlerin açık olarak okunmamasını istedi.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün, bu konudaki itirazları ilettiği Savcı Pekgüzel, "Kısalttığımız zaman da itiraz geldi" diye konuştu. Şengün'ün, küfürlerin kapatılarak okunmasını istemesi üzerine Savcı Pekgüzel, geri kalan kısımlardaki bu tür konuşmaları kapatarak okudu.

Duruşmadan akılda kalanlar

Daha sonra bir saat ara verilen duruşmanın öğleden önceki bu oturumunda, iddianamenin 237'nci sayfasına gelindi. İddianamenin okunması sırasında bazı sanıklar, ellerinde yazılı metni bulunan tutanaklardan iddianamenin okunduğu bölümleri izledi.

Bu arada basın mensupları da duruşmayı mahkeme heyeti, savcılar, sanıklar ve avukatların bulunduğu iç salondan izleyince mahkeme salonundan sayılan dış bölümde çok sayıda yerin boş kaldığı görüldü.

Sedat Peker'in kimlik tespiti yapıldı

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, bu sabah duruşmaya katılanların kayıt altına alınmasının ardından başka suçtan hükümlü olan ve salonda bulunan Sedat Peker'in kimlik tespitini yaptı.

Bu işlem sırasında 1971 doğumlu olduğunu söyleyen Peker, ikamet adresi olarak Beykoz'da bir adresi verdi. Kandıra 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nde bulunduğunu, evli ve 2 çocuk babası olduğunu, reklam ve inşaat şirketleri bulunduğunu belirten Peker, gelirinin 20-25 bin YTL olduğunu ifade etti.

Peker, sosyal güvencesi olup olmadığı sorulunca da Bağkur'lu olduğunu söyledi. Duruşmada daha sonra kimlik tespiti yapılan tutuksuz sanık Mahir Çayan Güngör de lise mezunu, sabıkasız ve Bağkur'lu olduğunu belirterek, ticaretle uğraştığını ve ayda yaklaşık 800 YTL geliri bulunduğunu ifade etti.alıntıdır

29 Ekim 2008 Çarşamba

ergenokon davası

ERGENEKON DURUŞMALARI: Okuma başladı; 1 AY SÜRECEK... Dün üç saatte sadece 42 sayfa bitirilebildi

Bir aylık okuma maratonu başladı: Duruşmada en büyük gerilim 2455 sayfalık iddianamenin okunması aşamasında yaşandı.
Avukatların büyük bölümü karşı çıkarken Selçuk’un avukatı direndi. Böylece bir ay sürecek iddianamenin okunma süreci başladı.

Ergenekon duruşmasında Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, tutuklu ve tutuksuz sanıkların avukatlarıyla görüşüp 2455 sayfalık iddianamenin okunup okunmaması yönünde ortak bir karar alınmasını istedi.

Sanıklar iddianamenin okunmaması yönünde görüş bildirdi ancak duruşmaya verilen öğle arasından sonra özellikle bazı avukatlar her sanık için iddianamenin ilgili bölünmelerinin okunması gerektiğini belirtti. Özellikleİlhan Selçuk’un avukatı Uğur Alacakaptan’ın iddianamenin okunmasını talep etti. Alacakaptan, “İddianamenin okunmaması gibi bir şey Yargıtay’dan bozma nedenidir. Ama okunmadan okundu diye de gösterilmesi evrakta sahteciliktir” dedi. Ardından mahkeme başkanı iddianamenin okunmaya başlandığını belirtti. Bu sırada Doğu Perinçek bağırarak, “Bu hukuka tecavüzdür. Hakkın kötüye kullanılmasıdır. Kötü niyetli bir şeydir” dedi. Tartışmaların ardından Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, saat 14.11’de okumaya başladı. Sanık isimleri okumadan 2455 sayfalik iddianame okunmaya başladı. İddianame ve eklerindeki belgeler, savcıların başının üzerindeki ekrandan gösterildi.

Belgelerin ekrandan sunulmasına sanıklar tepki gösterince, gösterim durduruldu. İddianamenin okunmasının 20 günde tamamlanabileceğini belirtiyor.

YORULAN SAVCI DEVRETTİ

Tartışmayla kabul edilen ve saat 14:10’nda başlayan iddianamenin okunması saat 17. 00’de bitirildi. Yaklaşık 42 sayfa 3 saatte değişik savcılar tarafından okundu. İddianamenin okunması sırasında özellikle Doğu Perinçek sık sık bağırarak, müdahale etti. Sanıklardan Zekeriya Öztürk de, sunumlarda gösterilen belgeleri isteyerek, “bunları kim hazırlıyor” diye sordu.

BAYRAMDA BURADA MIYIZ?

Öte yandan Sanık ve avukatlarının isimlerinin yeraldığı sayfaların atlayarak 31. sayfadan başlayan okumanın yaklaşık bir ay süreceğini gözönüne alan sanık ve avukatları, iddiamenin okunması boyunca duruşmaya gelmek istemediklerini belirtti.

Veli Küçük’ün avukatı Taciser Ülkü Ilıca, bu talebinde bulunca mahkeme başkanı, “İddianameyi kime okuyacağız” dedi. Yine Kemal Alemdaroğlu da, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle bugün yarım gün olduğunu hatırlatarak, “Cumhuriyetimizin yıldönümünde burada mı olacağız” dedi.

Duruşmaya bugün saat 09.00’da yeniden başlanacak.

Çamuru aşan çekti

Ergenekon Davası’nın 3. duruşmasına katılım azdı. İstanbul’da iki gündür aralıksız yağan yağmur nedeniyle cezaevinin önü çamur deryasına döndü. Çizmelerle görev yapan basın mensupları zor anlar yaşadı. Destekçilerin az olması seyyar satıcıları bir kez daha üzdü.

Çarkın çark etti

SUSURLUK Davası hükümlülerinden eski özel timci Ayhan Çarkın, televizyonda yaptığı ‘Bin kişiyi öldürdük’ açıklamasına ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında savcılıkta ifade verdi. Çarkın’ın ifadesinde televizyonda söylediklerinin yanlış anlaşıldığını ve yorumlandığını ‘’Bin kişiyi öldürdüm’’ demediğini anlattığı öğrenildi.

Duş bile alamıyoruz

DuruŞmada söz alan emekli Astsubuy Oktay Yıldırım, “16 aydan beri tutuklu bir şekilde yargılanmayı bekliyorum. Duruşmanın her gün yapılmasından ötürü hafta içi gerçekleştirilen ziyarette telefon görüşmeleri, banyo yapabilme hakkımız, kantin gibi ihtiyaçlarımızı gideremiyoruz” diyerek tepki gösterdi.

Güney’in davasının birleştirilmesi istendi

İSTANBUL 1. Ağır Ceza Mahkemesi, gazeteci Tuncay Güney ile diğer 9 sanığın “çete’’, “sahtecilik’’ ve “dolandırıcılık’’ suçlarından yargılandığı davada, her iki davanın birleştirilip birleştirilmemesi konusunu değerlendirmek için “Ergenekon’’ davası iddianamesinin istenmesine karar verdi. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, hakkında yakalama kararı bulunan sanık Tuncay Güney ile diğer 9 sanık katılmadı. Cumhuriyet Savcısı Ziya Hurşit Karayurt, dosyasının incelenmesi sonucu, bu dava ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen “Ergenekon’’ davası arasında irtibat olabileceğinin anlaşıldığını belirterek, bu nedenle “Ergenekon’’ davasının iddianamesinin istenmesine karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti talebi kabul etti.nethaber.com