30 Ekim 2008 Perşembe

ergenekon

Mahkeme heyeti duruşmanın yarın saat 09.30' da devam edilmesine karar verdi

ergenekon davasının öğleden önceki oturumunda okunmaya devam edilen 2 bin 455 sayfadan oluşan iddianamenin 237'nci sayfasına gelindi.

Silivri Ceza İnfaz Kurumu binasındaki 5. duruşmada, Cumhuriyet savcıları Mehmet Ali Pekgüzel ile Nihat Taşkın tarafından iddianame dönüşümlü olarak okundu
Savcı Taşkın, iddianamenin 130'uncu sayfasına geldiğinde, bazı bölümleri, başlıklarını söyleyerek içerik okumadan geçti.

Bunun üzerine tutuklu sanıklardan İsmail Yıldız'ın, oturduğu yerden bu konuyla ilgili sözler söylemesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, "Satır satır okunsun mu? Bir karar verin artık. Avukatlar atlanarak okunmasında bir sakınca olmadığını söyledi" dedi.

Bunun üzerine bazı avukatlar da iddianamenin bazı bölümlerinin atlanarak okunmasına devam edilmesini istediklerini bildirdi.

İsmail Yıldız ise okunurken iddianameyi takip ettiğini belirterek, "130'dan 159'uncu sayfaya geçildi. Ben onu söyledim sadece" dedi. Savcı Nihat Taşkın, iddianamenin bazı bölümlerini atlayarak okumayı sürdürdü.

Avukatlar Sorguya geçilsin talebinde bulundu

Sanıklardan Doğu Perinçek, Nusret Senem, Ferit İlsever, Serhan Bolluk, Adnan Akfırat, Hikmet Çiçek, Hayati Özcan, Yusuf Tunçer, Aydın Gergin, Mahir Çayan Güngör ve Yusuf Beşirik'in avukatları, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'na bir dilekçe sundu ve iddianamenin okunmasından vazgeçilmesini ve bir an önce sanıkların sorgusuna başlanmasını istedi.

Bu arada savcı Nihat Taşkın, bu dava kapsamında başka suçlamayla tutuklanan 2 sanık hakkında "Ergenekon terör örgütü üyesi olmak"tan da tutuklama kararı verilmesini istedi.

Savcı Taşkın "Gizli belge ve bilgileri temin etmek" suçundan tutuklu olan Aydın Yüksek ve Muzaffer Şenoacak'ın, 5-10 yıl arasında hapsi öngören TCK'nın 314/2 maddesi uyarınca "Ergenekon terör örgütü üyesi olmak" suçundan da tutuklanmalarını istedi.

Bunun üzerine sanıklardan biri ayağa kalkarak, mahkemeye tepki gösterdi. Duruma müdahale eden Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, ayrı bir suçtan tutuklanmalarının istendiğini belirterek, "Hepsi bu" dedi.

iddanemedeki küfürlü bölümlerin okunması
Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, okumaya devam ettiği iddianamede yer verilen ve bazı sanıkların telefon görüşmelerini içeren diyaloglardaki küfürleri zaman zaman kısaltarak, zaman zaman da açık olarak okudu. Pekgüzel'in küfürlü bölümleri açık okuması ise salonda gülüşmelere neden oldu.

Bu sırada ayağa kalkan tutuklu sanık Nusret Senem, 35 yıllık avukat olduğunu ve içinde küfürlerin bulunduğu iddianameye rastlamadığını ifade ederek, küfürlü bölümlerin açık olarak okunmamasını istedi.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün, bu konudaki itirazları ilettiği Savcı Pekgüzel, "Kısalttığımız zaman da itiraz geldi" diye konuştu. Şengün'ün, küfürlerin kapatılarak okunmasını istemesi üzerine Savcı Pekgüzel, geri kalan kısımlardaki bu tür konuşmaları kapatarak okudu.

Duruşmadan akılda kalanlar

Daha sonra bir saat ara verilen duruşmanın öğleden önceki bu oturumunda, iddianamenin 237'nci sayfasına gelindi. İddianamenin okunması sırasında bazı sanıklar, ellerinde yazılı metni bulunan tutanaklardan iddianamenin okunduğu bölümleri izledi.

Bu arada basın mensupları da duruşmayı mahkeme heyeti, savcılar, sanıklar ve avukatların bulunduğu iç salondan izleyince mahkeme salonundan sayılan dış bölümde çok sayıda yerin boş kaldığı görüldü.

Sedat Peker'in kimlik tespiti yapıldı

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, bu sabah duruşmaya katılanların kayıt altına alınmasının ardından başka suçtan hükümlü olan ve salonda bulunan Sedat Peker'in kimlik tespitini yaptı.

Bu işlem sırasında 1971 doğumlu olduğunu söyleyen Peker, ikamet adresi olarak Beykoz'da bir adresi verdi. Kandıra 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nde bulunduğunu, evli ve 2 çocuk babası olduğunu, reklam ve inşaat şirketleri bulunduğunu belirten Peker, gelirinin 20-25 bin YTL olduğunu ifade etti.

Peker, sosyal güvencesi olup olmadığı sorulunca da Bağkur'lu olduğunu söyledi. Duruşmada daha sonra kimlik tespiti yapılan tutuksuz sanık Mahir Çayan Güngör de lise mezunu, sabıkasız ve Bağkur'lu olduğunu belirterek, ticaretle uğraştığını ve ayda yaklaşık 800 YTL geliri bulunduğunu ifade etti.alıntıdır